8 Nisan 2008 Salı

Cinsel Birleşmede Ortam

Cinsel Birleşmede Ortam


Bir kadınla erkeğin erotik ilişkilerinde dış koşullar oldukça büyük önem taşır. Uygun bir ortamın, özellikle süreklilik içinde yaşanan cinsel ilişkide vazgeçilmez bir rolü vardır. Cinsel birleşmeyi dramatik bir olay olarak ele almak, bu bağlam içinde dekor öğesine ve bunun yaratacağı dramatik atmosfere gereken değeri vermek, eşler arasındaki cinsel uyuma büyük katkıda bulunacaktır. Ne var ki evlilikte bu konu kolaylıkla gözardı edilebilir. Çağımızda bu gibi ayrıntılar üzerinde durmak, boş yere vakit harcamak gibi gelebilir. Bazıları hatta bu konular üzerinde hiç mi hiç kafa yormamayı seçerler.

Dekor ve benzeri ayrıntıları cinsellik konusunda çağımızın önderlik ettiği pek çok olumlu yeniliğin yanısıra eskiye göre yitirdiğimiz değerler arasında düşünebiliriz. Her şeyin çok hızlı bir tempoda gerçekleştiği, insanların günlük yaşamlarını "stress" olarak adlandırılan zorlayıcı bir baskı altında geçirdikleri sanayi toplumlarında cinsellik de kolayca bu hızlı temponun bir parçası haline dönüşebilmektedir. Oysa bir iki kuşak öncesine kadar, her ne kadar üzerinde fazla söz edilmese bile cinsel birleşme, kadın ve erkeğin yaşamında bugüne göre daha özel bir yer tutmaktaydı. Romantik duygularla belli bir törensellik anlayışı eşler arasındaki cinsel ilişkiye renk ve çeşni katmaktaydı. Büyükannelerimizin yatak odalarını süsleyiş düzeninde, bu ortamı; satenler, ipek fırfırlar, dantel örtülerle bezemelerinde, bu konuya verilen özen gözlenebilirdi. Yatak odası giysileri de çağımıza göre çok daha göz okşayıcı, atmosfer yaratıcı giysilerdi. İpek ve dantel karışımı yumuşak gecelikler, dokunması bile insana erotik heyecan yaşatan ipekten erkek robdöşambrları, erotik alışverişe uyumlu bir ortam yaratmakta son derece başarılı öğelerdi.

Cinsel birleşme öncesi yaklaşımlarda gerçekten sevecenlik ve duyumsallık karışımı bir hazırlık evresi gerekir. Oysa evlilik içinde bu hazırlıklar çiftlere fazla dolambaçlı geldiğinden, yatağa daha kestirme bir yoldan girilir. Hatta sevişme, belli günlerde yatmak üzere yatağa girildikten sonrasının bir alışkanlığı haline dönüştürülür. Öte yandan eski zamanlara kıyasla çağdaş insan, çok daha fazla miktarda erotik değinmelerin çok daha yoğun olduğu bir dünyada yaşamaktadır. Reklamlarda, eğlence programlarında, günlük basında, sohbet ve konuşmalarda her iki cinsten kişiler pek çok sayıda cinsel uyarımla bombardıman edilmektedir. Bunun cinsel yaşam açısından fazla olumlu bir durum olduğu düşünülemez.

Cinsellik, ayrıcalığı olan bir konu olduğu zaman daha çok değer kazanır. Gündelik yaşamın ötesine çıkan bir büyüye sahip olmalıdır. Bunu reklam, basın, ticari yönelimlerden ötürü yitirmemelidir. Böylesine bir erotik bombardıman kişilerin bu konudaki doğallıklarına, içtenliklerine zarar verebilir. Çiftler, bilinçli bir tutumla çevreden gelen bu gibi olumsuz etkilere karşı koymasını bilmelidir. Amerikalı bir uzman bu konuda şöyle demektedir: "Amerika'daki cinsel devrimin zehirli meyveleri arasında iştahlı fakat duygusuz cinsellik ile içten olmayan erotizm görülmektedir". Günümüzün sevdalı çiftleri eskiden olduğu gibi toplumsal baskının dışında, sevişme için pek çok zamana sahip olmasalar bile yine aynı bedensel veriler ve benzer estetik kaygılarla donatılmışlardır. Bugünün insanı birçok bakımdan cinsel yaşamında daha bir avantajlı konumdadır. Kadının eski zamanlara göre çok daha eğitimli, bilgili ve eşiyle eşit varlık sürdürmesi, eşinin yatakta olduğu kadar yaşam kavgasında da yanında yer alması, çiftlerin cinsel uyumu açısından mutlaka olumlu bir gelişmedir. Eski uygarlıklarda, örneğin Eski Yunan'da cinsel yaklaşımın başarısı için önemli etmenler sayılan lezzetli yemek, şarap, dans, müzik, şiir, güzel kokular, temizlik ve uygun zihinsel durum, günümüzün evli çiftleri için de kolaylıkla yerine getirilebilecek ortam koşullarıdır.

Cinsel isteğe sahip eşlerin cinsel uyumun doruğuna ulaşmaları için bu donanımları bir ölçüde gerçekleştirmeleri harika sonuçlar verecektir.

Cinsel isteğin kendini göstermesi için kişilerin günlük sıkıntı ve gerilimlerden sıyrılmaları ve özellikle de çocukların ortadan çekilmiş olmaları gerekir. Eşler arasındaki konular ciddi işlerden daha çok kişiselliğe kaymalıdır. Romantik çağ sevdalıları birbirlerinin güzelliğini, örneğin erkek kadının göğüslerini, kalçalarını, kadın ise erkeğin gücünü, yürekliliğini överek birbirlerine yaklaşmaya başlarmış. Günümüzde de kadınla erkeğin yalnız kaldıklarında konuşacakları bundan çok farklı olmayabilir. Gözler, aşk anlatımında çok önemli bir yer tutar. Eski Yunanlılar, gözleri, aşk mikrobunun bedene girdiği yer olarak düşünürlerdi. Herhangi bir bedensel temas olmaksızın sadece göz göze bakışmayla orgazma varan kadınlardan söz edilir. Yemek ve içkinin cinsel ilişkiye klasik bir öncü oldukları ise her yerde bilinir. Bunlar, oyunun değişmez kuralı olmuştur.

Kadın ve erkeğin kışkırtıcı beden kokuları, parfüm, müzik, dans ya da dansı seyretmek, erotik uyarımlara yol açan etmenlerdir. Eşlerin birbirlerini cinsel birleşmeye çağırmaları da incelik isteyen bir konudur. Kadın isterse yatmak için hazırlanırken aynı zamanda bu cinsel daveti gerçekleştirebilir. Aslında kadının çağrısı bilinçli olmaktan çok bilinçaltında davranışlarına yansır. Yatağa girerken süratle giysi değiştiren bir kadının aklında uyumaktan başka bir şey yok demektir. Oysa soyunmaktan adeta zevk alıyormuşçasına ağır ağır hareketlerle gecelik kılığına girerken kadın, farkında olmadan bir çağrıda bulunmaktadır. Bir erkeğin karşısında kışkırtıcı biçimde yarı giyinik duruma geçmek, erkeğin erotik yaklaşımını kırbaçlamanın en etkili yoludur. İçi görünen ince kumaşlar, danteller, omuzları açık bırakan gevşek askılar, Eros'un okları kadar etkilidir.

Eşlerin birbirlerini erotik açıdan uyarmak için gereksinim duyacakları her türlü malzeme modern evlerde bulundurulmaktadır. Banyolar, hoş kokular, güzel dokulu çarşaf ve giysiler, büyük boy aynalar, baştan çıkartıcı ışıklar bunlardan bazılarıdır. Çağdaş evlerde erotik atmosfer yaratmak için yepyeni tasarımlar geliştiren birçok geniş hayal gücüne sahip mimar vardır. Aslında evler, sadece içinde yaşanan değil, aynı zamanda aşk yapılan bir mekan olarak da düşünülmelidir. Bu bağlamda ışık, büyük önem kazanır. En önemlisi de yatak odasının bir köşesinden gelen tatlı ışığın yaratabildiği romantik ve erotik ortamdır. Çiftler, cinsel yetilerinin tam anlamıyla tadına varabilmek için elden geldiğince ve tüm olanakları seferber etmeli ve cinsel birleşmeye uygun ortam yaratma konusu üzerinde özenle durmalıdırlar.





hastalık-saglik.blogspot.com
--------------------------------------------
hastalıklar, sağlıklı yaşam
hastalık, tıp, sağlık